GENEL
Kanlı 12 Eylül darbesinin üzerinden 40 yıl geçti
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin emir komuta zinciri içinde gerçekleştirilen son askeri darbesi 12 Eylül, idam, kötü muamele ve insan hakları …
Yayınlanma tarihi
4 ay önce-











Siyasi partilerin kapısına kilit vuran darbeciler, Süleyman Demirel ile Bülent Ecevit’i Hamzakoy’a, Necmettin Erbakan ile Alparslan Türkeş’i ise Uzunada’ya sürgüne göndererek siyasi yasaklar getirdi.

“ASMAYALIM DA BESLEYELİM Mİ?”
Ülkeye karanlık günler yaşatan darbeciler, acısı yıllarca hafızalardan silinmeyecek idam kararlarının da mimarı oldu.
Darbeden sonra ilk idamlar, 9 Ekim 1980’de gerçekleşti. Sol görüşlü Necdet Adalı, ardından ülkücü Mustafa Pehlivanoğlu idam edildi.
Darbe öncesinde bir askeri inzibat erini öldürdüğü gerekçesiyle hüküm giyen 17 yaşındaki Erdal Eren, 19 Mart 1980’de idama mahkum edildi.

Eren’in idam kararı, Yargıtay tarafından iki kez iptal edilmesine rağmen, Milli Güvenlik Konseyince onaylanan kararla ve yaşı büyütülerek 13 Aralık 1980’de Ankara Ulucanlar Cezaevi’nde infaz edildi.

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından 14 bin kişinin çıkarıldığı bu dönemde, yaklaşık 100 bin kişi “örgüt üyesi olma” suçundan yargılandı, 30 bin kişi ise “sakıncalı” olduğu iddiasıyla işlerinden edildi.

İnsanlık onurunu hiçe sayan uygulamaların mimarları sözde Milli Güvenlik Konseyi üyesi darbeci generallerin belirlediği Danışma Meclisinin hazırladığı anayasa, 1982’de “güdümlü” referandumla yüzde 92’lik “evet” oyu aldı.

Darbeciler hakkında dava
“Milli Güvenlik Konseyi üyelerinin yargılanamayacağı”na dair anayasanın geçici 15’inci maddesi, 12 Eylül 2010’daki referandumun ardından kaldırıldı.

O dönem hayatta olan Evren ile eski Hava Kuvvetleri Komutanı Tahsin Şahinkaya hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatıldı.
Evren ve Şahinkaya hakkında hazırlanan iddianamenin Ankara 12’nci Ağır Ceza Mahkemesince 10 Ocak 2012’de kabul edilmesiyle, Türkiye tarihinde ilk kez bir darbenin sorumluları yargı önüne çıkarıldı.

Sağlık gerekçesiyle duruşmalara katılmayan Evren ve Şahinkaya, telekonferans aracılığıyla yaptıkları savunmalarında suçlamaları kabul etmedi, kurucu iktidar olduklarını, mevcut mahkemelerin kendilerini yargılayamayacağını öne sürdü.

Devam eden davada, Ankara 12’nci Ağır Ceza Mahkemesi yasayla kapatılınca dosya Ankara 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesine devredildi.
Mahkeme, 18 Haziran 2014’te Evren ve Şahinkaya’yı, 1979’da verdikleri muhtırayla “anayasa ve TBMM’yi ortadan kaldırmaya ve görevini yapmasını engellemeye teşebbüs”, 1980’de de cebren “anayasayı tağyir, tebdil veya ilgaya ve bu kanun ile teşekkül eden TBMM’yi ıskat ve cebren men” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı.

Evren ve Şahinkaya hakkında, Askeri Ceza Kanunu’nun “askeri rütbelerin sökülmesi”ne ilişkin 30’uncu maddesinin de uygulanmasına karar verildi.
Hükmün ardından sanık avukatları, kararı temyiz etti. Dosya Yargıtaydayken Evren, 10 Mayıs 2015’te 98 yaşında, Şahinkaya ise 9 Temmuz 2015’te 90 yaşında öldü.

Yargıtayın ikinci bozma kararı
Dosyayı yeniden görüşen yerel mahkeme, karara uyarak düşme kararı verdi ve dosya tekrar Yargıtay 16’ncı Ceza Dairesine geldi. Daire, yerel mahkemenin kararını bu kez de usul yönünden bozdu.

Ceza dairesinin bozma kararına uyan mahkeme, Evren ve Şahinkaya hakkındaki kamu davasının ölüm nedeniyle “ortadan kaldırılmasına” karar verdi.

Ayrıca Evren ve Şahinkaya’nın mal varlıklarına el konulması ve sanıkların TSK’den çıkarılması ile rütbelerinin geri alınmasına yer olmadığına hükmedildi.
Benzer Haberler
GENEL
Skandal sözlere Diyanet İşleri Başkanı Erbaş’tan sert tepki!
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, yaptığı yazılı açıklamada, Başpiskopos İeronimos’un katıldığı televizyon programında İslam ve Müslümanlarla …
Yayınlanma tarihi
4 saat önce-
17 Ocak 2021
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, yaptığı yazılı açıklamada, Başpiskopos İeronimos’un katıldığı televizyon programında İslam ve Müslümanlarla ilgili hakaret içeren ifadelerine tepki gösterdi.
Erbaş, “Yunan Başpiskoposu İeronimos’un geçtiğimiz günlerde verdiği demeçte, Yüce dinimiz İslam’ı ve Müslümanları hedef alan iftiralarla dolu mesnetsiz ifadelerini şiddetle kınıyorum. Söz konusu açıklama, toplumu kışkırtarak, insanları yüce dinimiz İslam’a karşı kin, düşmanlık ve şiddete sevk etmektedir. Bir dinin temsilcisi olanların, insanları barış, birlikte yaşama ve hoşgörü içeren mesajlarla dünya insanlarını kavga ve çatışmadan uzak, barış içerisinde insanlık ortak paydasında birlikte yaşamayı teşvik eden bir söylem üretmesi gerekirken, üstlendiği misyona yakışmayan açıklamalarda bulunmasının çok talihsiz ve kabul edilemez olduğunu ayrıca Hristiyan dünyasının bu hastalıklı bakış açısına karşı gelmesi gerektiğini de ifade etmek istiyorum. Müslümanları ötekileştirmeyi hedefleyen bu tarz söylemler, Müslümanlara karşı ırkçı bakış açısını beslemekte, canlarına ve ibadethanelerine saldırılara dönüşmektedir” dedi.
‘İSLAM BARIŞ DİNİDİR’
Erbaş, barış ve huzurun hâkim kılınması için gayret sarf etmesi gereken din adamlarının en önemli vazifesinin bir arada yaşama kültürüne katkı sağlamak olması gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
“İnsanlık tarihinde diğerini ötekileştirmeyen davranış, söylem ve tutumlar her zaman değerli olarak kalacak, inananların sağduyusu bu tür söylemlere karşı her zaman galip gelecektir. İnsanlığa barış̧, huzur, esenlik, merhamet, şefkat, adalet ve fazilet aşılamanın yolu çatışmak değil, birlikte yaşama ahlakını yeniden yaşanır hale getirmekten geçmektedir. İslam Medeniyeti her zaman, farklı dinlerden, kültürlerden insanları asırlar boyunca bir arada yaşamasına imkân vermiş ve herkese inancına göre yaşama hakkını sağlamış büyük bir medeniyettir. Bu vesilesiyle, bir kez daha hatırlatıyorum ki; İslam dini, insanlığın ahlak, merhamet, adalet, barış, esenlik gibi ulvi değerlerle buluşmasını amaç edinen bir barış dinidir.”
YUNAN BAŞPİSKOPOS NE DEMİŞTİ?
Yunanistan Başpiskoposu İeronimos, OPEN TV kanalında katıldığı Yunanistan’ın kurtuluş savaşı ile ilgili bir programa katıldı.
“İSLAM BİR DİN DEĞİL”
İeronimos katıldığı programda “İslam’ın bir din olmadığını” ve “Müslümanların savaş yanlısı insanlar olduğunu” söyledi.
Elinde kurtuluş savaşından kalma olduğunu söylediği bir silah ve bazı kutsal emanetlerle kamera karşısına geçen İeronimos “İslam, onun insanları din değil, siyasi bir parti, siyasi bir arzu ve savaş insanları, yayılmacılığın insanlarıdır. İslam’ın özelliği bu. Muhammed’in öğretileri de bunu söylüyor.” ifadelerini kullanmıştı.
Kaynak: Haber7
GENEL
Covid-19 aşısı yaptıran sağlık çalışanı sayısı 700 bini geçti
Koronavirüs Bilim Kurulunun tavsiyeleri doğrultusunda, Sağlık Bakanlığınca belirlenen “Covid-19 Aşısı Ulusal Uygulama Stratejisi”ne göre, 14 …
Yayınlanma tarihi
9 saat önce-
17 Ocak 2021
Koronavirüs Bilim Kurulunun tavsiyeleri doğrultusunda, Sağlık Bakanlığınca belirlenen “Covid-19 Aşısı Ulusal Uygulama Stratejisi”ne göre, 14 Ocak Perşembe ülke genelinde başlatılan aşılama çalışmalarına devam ediliyor. Bu kapsamda öncelikle sağlık çalışanlarının aşılanması sürdürülüyor.
Aşılamanın dördüncü gününde 700 binden fazla sağlık çalışanı Sinovac firması tarafından üretilen CoronaVac aşısının ilk dozunu oldu.
Ankara Şehir Hastanesi’ndeki 130 aşı uygulama odasında sağlık görevlileri aşılanıyor.
SAĞLIK GÖREVLİLERİ AŞI YAPTIRMAYI TAVSİYE EDİYOR
Röntgen teknisyeni Fatma Sevran, aşı uygulama sürecinin gayet iyi geçtiğini ve sadece ufak bir iğne ağrısı hissettiğini belirterek, “Covid-19 geçirmiştim. Nasıl bir sıkıntı yaşadığımı biliyorum. Aşı geldiğini duyunca sevinerek geldim.” ifadelerini kullandı.
Sevran, tekrar hastalanmamak için aşı yaptırdığını dile getiren, “Herkese de tavsiye ederim. Herhangi bir sıkıntı yok.” dedi.
Hemşire Cihan Kaya da 5 ay önce Covid-19’a yakalandığını, ilk başlarda sürecin çok sancılı geçtiğini, ateş ve diğer belirtilerin olduğunu söyledi.
Aşının tek çare olduğunu düşünüp uygulamaya katılmaya karar verdiğini anlatan Kaya, “Aşı olurken herhangi bir ağrı vesaire olmadı. Şu an için bir sıkıntı yaşamadım. Toplumsal bir sorumluluk, aşıyı olmamız gerekiyor. Başka bir çaremiz yok. Şu an için bu hastalıktan başka türlü kurtulma yolumuz yok. O yüzden aşı olmak gerekiyor.” diye konuştu.
Sağlık görevlileri aşı olmalarının ardından özçekim yaptı.
İKİNCİ DOZ UYGULAMASI, 28 GÜN SONRA YAPILACAK
Türkiye’deki yaklaşık 1 milyon 100 bin sağlık çalışanının aşılanmasının ardından yaşlı, engelli, koruma evleri gibi yerlerde kalan ve çalışanlar aşılanacak. Bu grubu 65 yaş ve üstü bireyler izleyecek.
İlk dozun uygulanmasından 28 gün sonra aşının ikinci dozu uygulanacak. MHRS ve e-Nabız hesabı üzerinden randevu kontrol edilebilecek veya değiştirilebilecek.
Kaynak: NTV
GENEL
Eğitimde yeni dönem: Öğrencilerin kaderini belirleyecek taslak Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunuldu
Cumhurbaşkanlığı Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu, öğrencilere 21. yüzyıl yetkinliklerinin kazandırılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı …
Yayınlanma tarihi
15 saat önce-
17 Ocak 2021
Cumhurbaşkanlığı Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu, öğrencilere 21. yüzyıl yetkinliklerinin kazandırılmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı Politika Belgesi Taslağı’nı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sundu.
Kurulun Twitter hesabından yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunulan belgenin içeriğine ilişkin bilgi verildi.
Belgede, öğrencilere 21. yüzyılda kazandırılması gereken yetkinliklere ilişkin politika önerilerinin ortaya konulduğu ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Bu çerçevede, eğitim yaklaşımı ve ders kitaplarının yeniden ele alınması, ölçme ve değerlendirme süreçlerinin üst düzey düşünme ve ürün ortaya koyabilmeyi destekleyecek biçimde kurgulanması, öğrencilerimizin teknolojinin güvenli ve doğru kullanımı konusunda bilinçlendirilmesinin yanı sıra yazılım ve kodlama gibi beceriler edinerek teknolojinin yalnızca tüketicisi değil, aynı zamanda üreticisi olabilmelerinin sağlanması, öğretmen, öğretim elemanları ve eğitim yöneticilerinin liyakat prensibi çerçevesinde yetiştirilmesi, atanması ve mesleki gelişimlerinin sağlanması, paydaşlarla iş birliğine yönelik olarak, iş dünyasıyla yoğun etkileşim, sektörle bütünleşmiş okul modelleri, staj, öğrenci niteliklerini izleme, kurumlar arasında fiziki ve beşeri kaynakların ortak kullanımı gibi konularda yeni yaklaşımlar ve özgün uygulamaların geliştirilmesi, yetkinliklerin kazandırılması sürecinde etkin bir kalite takibi için temel eğitim ve ortaöğretim kademelerinde kalite güvence sisteminin oluşturulması gibi çeşitli hususlarda kapsamlı politika önerilerine yer verilmiştir.”
Kaynak: Yeni ŞAFAK
ÖNE ÇIKANLAR
-
GENEL9 saat önce
Covid-19 aşısı yaptıran sağlık çalışanı sayısı 700 bini geçti
-
GENEL15 saat önce
Eğitimde yeni dönem: Öğrencilerin kaderini belirleyecek taslak Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunuldu
-
GENEL15 saat önce
ABD’de kaos büyüyor: 500 mermiyle kontrol noktasında yakalandı
-
SPOR15 saat önce
Almanya Federasyonu’ndan ırkçı hareketlere soruşturma
-
POLİTİKA9 saat önce
Turan: Kaftancıoğlu’nun muhatabı il başkanımızdır
-
GÜNDEM9 saat önce
Dünyada bir ilk! Havaalanında 7/24 adelet
-
GÜNDEM9 saat önce
AYM’ye yapılan bireysel başvuru sayısı 295 bini geçti
-
GENEL4 saat önce
Skandal sözlere Diyanet İşleri Başkanı Erbaş’tan sert tepki!